Okyanusları aştık ve pırıl pırıl ‘Basketbol Ülkesi Türkiye’yi yeniden keşfetmeye bir hafta kaldı.
Düşünün bir çok spor dalında Avrupa’da yerimizde sayarken, basketbolda neler oldu neler! Mart ayını göremeyen bir çok branşa karşılık, Türk Basketbol Takımları üç kupada da, zirveyi zorladı.
Trabzon Basketbol Takımı kariyerinde; ilk kez katıldığı Eurochallenge Kupasında 15 maç kazanıp Final-Four’u Trabzon’da organize etti. Final oynayarak tarihi başarıya imza attı.
Eurocup’ta Pınar Karşıyaka ve BANVİT en iyi şekilde ülkemizi temsil etti.
Euroleague’de Galatasaray onca sıkıntı içinde inanılmaz mücadeleler verirken, Anadolu Efes burun farkı ile Final – Four’u kaybederken, Fenerbahçe Ülker geçen senenin şampiyonunu süpürdü. Şimdi tek yol tek hedef Madrid’de Final-Four.
Türkiye ligi son hafta tüm maçlarını aynı saatte oynatacak kadar kritik dakikalara gebe! Türkiye değil, Avrupa’da hiçbir memleket böyle basketbol mücadelesi görmedi!
Peki bu kadar üst üste yaşanan basketbol zaferlerinin nedeni?
İlk başta 5 + 1 kuralı basketbola yepyeni bir sayfa açtı. Bu karar birden bire ligimizin çehresini değiştirdi! Takımlarının kurulmasında zorlanan, daha birinci hafta puan cetvelinin alt sıralarını işgal eden takımlarımız bir anda iyi yapılan yabancı transferleri ile yürüyüşleri değişti! Tam anlamıyla herkesin herkesi yendiği veya en azından zorladığı bir lig havasına büründü.
Dünyanın en kariyerli coachlarının boy gösterdiği ligimizde Obrodovic ve Ivkovic bile şaşkınlık içinde kaldılar. Her Avrupa maçından sonra oynanan lig maçları resmen kabus havasında geçti.
5 + 1 kuralı basketbolumuza resmen Avrupa’da sınıf atlattı. En çok takip edilen lig olduk. Yabancıların en kral oyuncuları bizlerin konuğu oldu.
Birbirinden güzel salonlar ve önemli projeler. Bu projelerin başında alkışlamamız gereken “ÜLKER” grubunun yıllardır oluşturduğu projenin gerçekleşmesi.
Lütfen biraz düşünün; Final Four ve Real Madrid gerçeği: Avrupa’nın en önemli spor projesi. Tesisleri, seyircisi, sponsorları ve gereğinde FIBA’yı bile ellerinin tersi ile bir kenara iterek en büyük organizasyona sahip çıkmaları. Şu anda Real Madrid’in 8 tane kazanılan Euroleague Kupası müzelerini süslüyor. Bu kupaların sonuncusu 1995 senesinde! Son iki senede çok ama çok istenmesine rağmen final görüp “mutlu sona” ulaşamayan Real Madrid, sonunda evinde Fınal-Four’u organize edip kupayı sonunda müzesine götürmek istiyor. Çünkü son kupanın üzerinde yıllar geçti değil mi?
Anadolu Efes’in son saniyelere kadar inanılmaz mücadeleler ile direnip bir türlü yaşatamadığı hayal kırıklığını evinde Real Madrid’e yaşatmaya kararlı Fenerbahçe Ülker bunu başaracak güçte. Bu başarıda bile 5 + 1 kuralının çok önemli rolü var.
Fenerbahçe Ülker Projesi tüm takımlarımıza çok önemli örnektir. Kulübün dimdik ayakta duran kararlı yönetimi. Şartların en iyisini sunan “Sponsor Ülker” oluşturulan idari ve teknik kadronun tartışılmaz gücü. Sahada yer alan yerli ve yabancı oyuncuların kalitesi. Obrodovic, FENERBAHÇE ÜLKER PROJESİNİN en önemli etkeni. Bu gün çok önemli bir isim olan Obrodovic; kendi adının verildiği İspanya’da ki, Euroleague yönetim binasının duvarına 2015 Şampiyonu FENERBAHÇE ÜLKER yazdırmaya kararlı.
Daha ne olsun. Son hafta kim birinci? Kimler Play-Off’a kalacak? Ya da kimler küme düşecek! Son düdüğe kadar “hüzün ve sevinç” tablosunda kimler yer alacak?
ÖNEMLİ NOT (1)
Türkiye Ligi ve Avrupa Kupalarının güzelliğini Türkiye’ye, Avrupa’ya ve Dünya’ya takdim edebilmek için Lig Tv’nin azmi ve sunumundaki inanılmaz üst düzeydeki gayreti. En başta mutfaktaki ekibin başarısı asla yadsınamaz. Sadece üretmek yetmez! Üretimin birde en iyi şekilde sunumu gerekli. Hiçbir zaman şehirler, köyler, sokaklar ve yediden yetmişe halkımız bu kadar basketbol konuşmamıştı. Ve hala bu müthiş basketbol kokan günler devam ediyor.
Çok ama çok iyi bir kadronun içinde emekçi olmak çok büyük mutluluk. Tüm uğraş veren dostların eline sağlık. Yorucu ve yıpratıcı bir senenin her şeyi ile üstesinden gelmek kolay değil. Gerçek bilgi, donanım ve çalışma ürünü. Helal olsun. Kısaca kolay kolay unutulacak bir sene değil. Yıllar sonra bile bir çok anısı ile hatırlanacak bir sezonu tamamlamak üzereyiz.
ÖNEMLİ NOT (2)
Kesin basketbol oynamak ve çok para kazanmak isteyen türk oyuncular için önemli bir seneyi bitirmek üzereyiz. Yabancılar ile kimsenin yolu kesilmedi. Oynayan herkese forma var. Artık bizim yıldız oyuncu olmaya karar veren Türk oyunculara ihtiyacımız var. Kontenjandan kenarda oturup para kazanmak yok! Bu sene milli takım çok daha güçlü olacak. Gelecek seneler daha da çok… yeter ki, Türk oyuncularımız istesin ve çok çalışsın.
İşte böyle bir ligin bitmesine bir hafta kala oynanan maçlardan kısa notlar:
DARÜŞŞAFAKA DOĞUŞ 51-73 FENERBAHÇE ÜLKER
8-22 17-13 14-22 12-16
Sezon başında Şampiyonluk parolası ile kurulan Darüşşafaka Avrupa Kupalarında oynamadığı için çok yıpranmadı ama! Sertlik konusunda biraz geri kaldılar! Yıldızlardan kurulu kadro azıcık sertlik görünce tabiri caiz ise “tırstı.” Geçen hafta Anadolu Efes bu hafta Fenerbahçe Ülker ilk çeyrekteki sert oyunları ile Daçka’yı yenmeyi başardılar. Bence Daçka için lig yeni başlıyor ve kolay lokma olmadığını gösterecektir. Oktay Hoca takımı ile kolay teslim olmaz!
Fenerbahçe Ülker artık öyle kararlı oynuyor ki, Goudelock, Bjelica olmasa bile kazanmanın yolu belli. Çok sert ve tek topa oynamak. Ama daha önemlisi ki, Obrodovic bunu çok iyi biliyor hatta takım arkadaşları bir farkla hala Semih bazen bunun farkında değilmiş gibi davranıyor! Eğer biraz oynamaya kararlı olsa karşısında herkesi bir saniyede teslim alır. İnanılmaz bir oyuncu!
Maçın MVP’si: Jan Vesely 22.12 dakika, 9 sayı, 4/8 ikilik, 1/4 faul, 13 ribaund, 1 asist, 2 top çalma, 1 blok.
ANADOLU EFES 83-79 BEŞİKTAŞ İNTEGRAL FOREX
14-17 16-20 19-24 23-11
Bu sene ligimiz harika, maçlar harika, tek sıkıntımız yaşanan maddi sıkıntılar. Maddi sıkıntılar takımlarımızın en büyük derdi. Her zaman söylüyorum “Basketbol pahalı bir oyuncak” bu nedenle “Kulüpler seyircileri kadar büyük, takımlar sponsorları kadar büyük” sloganı en geçerli söz. Hele Beşiktaş İntegral Forex gibi ayağını yorganına göre uzatan bir takımın yaşadığı maddi sıkıntı hiçte kolay değil! Yöneticilerine kolay gelsin.
İdmansız ve moralsiz geçen günlerin ardından Anadolu Efes gibi basketbol devi karşısında son dakikaya kadar galibiyeti kovaladı hatta çoğunlukla hak etti. Beşiktaş bir ara 68-58 öndeydi ve bu skordan, maç vermek kolay değil! Hele maç kazanmak hiç kolay değil! Birde buna uzatmayı katarsanız! Anadolu Efes bunu başarırken Beşiktaş’ı Play-Off bilinmezlik ateşinin ortasına attı! Bilmiyorum bu konuda tahmin yapıyor musunuz? Anadolu Efes şampiyonluğun en önemli adaylarından biridir. Ulaşırsa kimse şaşırmasın! Anadolu Efes’te son zamanların en önemli projelerinden biridir. Ve daha çok yol alacaktır. Hem de yukarı doğru.
Maçın MVP’si: Nenad Kristic 28.34 dakika, 21 sayı, 6/6 ikilik, 9/10 faul, 12 ribaund, 1 asist
İSTANBUL BŞB. 80-87 GALATASARAY LİV HOSPİTAL
19-21 19-20 24-20 18-26
Küme düşme hattının en önemli adayı olarak gösterilen İBŞB takımının sezon ortasında yaşadığı teknik adam değişikliği ile inanılmaz başarılara imza attı. Küme düşme bir yana bir sürü maç kazanarak sürprizlere imza atan BŞB.’si sonunda Galatasaray L.H. takımını evinde konuk ederken galibiyete ulaşamadı.
Çünkü Ender Arslan gibi adıyla sanıyla Arslan bir Ender vardı ve arkadaşları ile kararlı çıktıkları maçı kazanmayı bildiler. Aslında tam bilmiyorum ama Dünya’da kaç takım bir sezonda bu kadar kaos yaşamıştır? Ve hala ayaktadır!
Maçın MVP’si: Ender Arslan 33.11 dakika, 30 sayı, 6/7 ikilik, 4/6 ikilik, 6/8 faul 3 asist, 1 top çalma
BANVİT 93-97 TRABZON MEDİCAL PARK
19-19 18-21 17-22 25-17
İlk kez katıldığı Avrupa Kupasında Final-Four yapan ve saniyenin onda bir zamanında kaybedilen “İLK KUPA” bunun ardından motive olup Play-Off’un kapısından girmek her babayiğidin harcı değil ama Trabzonspor Medical Park bunu başarmanın inancı içinde. Kimsenin kolay kolay evinde yenemediği ve BANVİT yılların muhteşem takımı evinde ve de uzatmada Trabzon’a yenilirken Türkiye liginin aynası oldular. Bu maçta mücadele eden ve bizlere basketbolun güzelliklerini sunan iki takımımız ayakta alkışlıyorum.
BANVİT ve Trabzon Medical Park gelecek senelerde Avrupa’da çok daha büyük derecelere imza atacaktır.
Maçın MVP’si: Dwıght Hardy 41.06 dakika, 25 sayı, 9/15 ikilik, ½ üçlük, 4/5 faul, 1 ribaund, 4 asist, 1 top çalma.
RÖNESANS TED ANKARA KOLEJİ 94-92 PINAR KARŞIYAKA
18-29 24-22 25-19 27-22
Hadi gel de, çık işin içinden! Bu sene ligin en sert, en mücadeleci takımların başında gelen ve çok iyi oynayan Pınar Karşıyaka takımını yenen TED Ankara Koleji ve son saniyede “raydan çıkan trenini rayına oturtan ve hedefe ulaştırmaya mücadele eden Hasan Özmeriç ayrı bir alkışı hak ediyor”
Pınar Karşıyaka normal güzel ve mücadeleci bir maçı oynamalarına rağmen Hasan Hoca ve TED çok kararlıydı.
Maçın MVP’si: Kalin Lukas 35.22 dakika, 22 sayı, 3/6 ikilik, 4/10 üçlük, 4/6 faul 1 ribaund, 9 asist, 2 top çalma.
TORKU KONYA BASKETBOL 97-100 TÜRK TELEKOM
23-21 26-21 20-25 28-33
Yıllar önce Çetin Altan ve Aziz Nesin söylemişti: “ Spor maç ve yorumlarında çok sınırlı kelimeler kullanılıyor!” Evet yıllar yılı sıkılmadan okuduğum spor yorumları öyle kısıtlı ki!
Aslında spor 7. Sanat eseridir. Onu anlatmanın, yaşatmanın ve sevdirmenin binlerce yolu var!
Neyse; bizim basketbol NBA örneklerini yakalamaya başladı! Skora bir baksanıza! Türkiye Basketbol Ligi normal sezonu bitirmek üzere ama, kimse kolay teslim olmuyor! Baksanıza rakamlar zirvede uçuşuyor. Daha düne kadar adını sanını bilmediğimiz nice yıldız adayı oyuncular bizi basketbola doyuruyor.
Maçın MVP’si: Joshua Carter 38.10 dakika, 24 sayı, 4/6 ikilik, 3/6 üçlük, 7/7 faul 1 ribaund, 2 asist, 2 top çalma.
NSK ESKİŞEHİR BASKETBOL 92-81 ROYAL HALI GAZİANTEP
21-21 16-23 24-23 31-14
Allah aşkına şu skorlara bir baksanıza! Bu nasıl iştir. Futbolda güzellikler atılan gollerle başlar. Basketbolun süsü ise atılan sayılardır. ROYAL’a sezon başında yan bakmak mümkün müydü? Dev Takımların kabusu olmuştu!
NSK ise “gittigidiyor.com” sitesinin en önemli adayıydı! Ama en başta yöneticileri (Derya Yannier ve arkadaşları) basketbolun sihrini çözmüşlerdi. “asla teslim olmak yoktu” Normal sezonun son düdüğü çalana kadar kimin düşeceği belli olmayacaktı. Bunun için “kim hak etti ise o kalsın” demekten başka çaremiz yok. Evinde oynadığı son 7 maçın altısını kazanmak kolay mı? NSK Eskişehir asla pes etmedi, etmemeli.
Maçın MVP’si: Kartal Özmızrak 34.10 dakika, 8 sayı 2/2 ikilik, 0/1 üçlük, 4/4 faul 3 ribaund, 5 asist, 1 top çalma.
MURATBEY UŞAK SPORTİF 80-75 TOFAŞ
20-12 20-19 24-23 26-21
Geçmiş yıllarda basketbol misyonerliğinin en önemli takımlarından biri olan TOFAŞ efsane kadroları ile tüm basketbola gönül verenlerin ezberindeydi. Yıllar bu “şampiyonluk köprülerinin” altından nice sular geçirdi.
Evet eski güçlü kadrolar artık yok! Ama yine de TOFAŞ kendilerine tanınan bütçelerle iyi kadrolar kurdu. Hele bu sene hepsi çok iyi isimlerden oluşan takımın başarısızlıkları seyreden herkesi kahretti. Teknik adamlar değişti ama olmayınca olmuyor! Esas olan sadece oyuncu almak değil, onların arasındaki “kan uyuşmazlığını” gidermek önemli!
Bu olmayınca olmuyor. Uşak ise tırnakları ile kazıyarak geldiği ligde kalıcı olabilmek için gönül bağı olan yürekli yönetimi ile doğa üstü mücadele ediyor.
Maçın MVP’si: Eric Buckner 21.03 dakika, 9/12 ikilik, 2/4 faul, 10 ribuand, 1 blok
Haftanın Takımı : Rönesans TED Ankara Koleji, Fenerbahçe Ülker
Coachu : Hasan Özmeric ( Ted Ankara Koleji), Obrodovic (Fenerbahçe Ülker)
Oyuncu: C.Tucker (Ted Ankara Koleji)
6. Oyuncu : Mc. Cauley (Türk Telekom), Ender Arslan (Galatasaray Liv Hospital)
Savunmacı : Johnson (Türk Telekom)
Genç Oyuncu : Kartal Özmızrak (Nsk Eskişehir), Kenan Sipahi(Fenerbahçe Ülker)
Haftanın Beşi : Kalin Lucas (Ted Ankara Koleji), Dwight Hardy (Trabzon Medical Park), Joshua Carter ( Türk Telekom), Jan Vesely (Fenerbahçe Ülker), Nenad Krstic (Anadolu Efes)
