VEFA FATİH’TE BİR SEMTMİŞ!
Sevgili sporseverler, yıllar önce Günaydın Gazetesi’nde birlikte çalıştığımız Ömer Altay’ın sahibi olduğu Spor Medyası gazetesi ve Yazı İşleri Müdürlüğünü üstlenmiş olan Muzaffer Batumlu’nun ricası ile kendimi bu gazetede buldum. Bundan sonra sizlere bu gazetemizden voleybol, atletizm ve hentbol branşlarından haberler yapmaya çalışacağım. Ayrıca bu köşeden de bazı konulara değineceğim.
Öncelikle vefa ve vefasızlığa değinmek istiyorum. Bazı kişiler için vefa çok önemlidir. Kişisel olarak yapılan en ufak bir iyiliği, kurum olarak ise çalışanının yaptığı hizmetleri unutulmaz. Kişi ve kurumlar onlara karşı her zaman vefalı olurlar. Bazıları da vefayı Fatih’te bir semt olarak görürler. Buna bir gazeteci olarak örnek vermek istiyorum.
FEDERASYON VE KULÜPLERİ KINIYORUM..
Herhangi bir gazetede müdür veya muhabirsiniz. Federasyon ve kulüpler haberlerinin yapılması için kırk takla atarlar. Diyelim ki gazeteden ayrıldınız, kırk takla atan federasyon ve kulüpler, o gazetecinin başka bir gazetede çalışacağını düşünmezler. Bir anda o gazeteciyi saf dışı bırakırlar. Bazı federasyon ve kulüpler bunu yapmıştır. Bu federasyon ve kulüpler kendilerini biliyorlar. Bunları kınıyorum. İşte gazeteciye gösterilen bu hareket Fatih’deki Vefa oluyor. Bu başka meslekler için de aynen geçerli.
FENERBAHÇE’Yİ KUTLUYORUM..
Voleybol başarı ve başarısızlığıyla günümüze damgasını vurdu. Fenerbahçe Bayan Takımı CEV Kupası, Erkek Voleybol Takımı da CEV Challenge Kupası’nda şampiyon oldular. Fenerbahçe’yi yürekten kutluyorum. Fenerbahçe takımları Teledünya Süper Kupa ve Türkiye Ligi’nin de favori takımları olarak görülüyor. Geçen sezonun 5 kupalı Vakıfbank CEV Bayanlar Şampiyonlar Ligi’nde ikinci, Eczacıbaşı Vitra da zar, zor 4. olabildiler. Erkeklerde de Halkbank şampiyon olmak için ev sahipliğini üstlendi. O da zoraki 2. sırada yer aldı. Bu kulüplere sorarsanız başarılılar. Bence başarısızlar. Bu arada kısıtlı kadrosuyla CEV Bayanlar Callenge Kupası’nda 2. olan Beşiktaş’ı da yürekten kutluyorum.
YABANCILARDAN KURTULMALIYIZ..
Sevgili dostlar yukarıda ismi geçen kulüpler Avrupa Şampiyonu olmak için dünyanın parasını verip takımlarına 5’er yabancı sporcu ve antrenör aldılar. Fenerbahçe hariç, diğerleri için sonuç hüsran oldu. Bu kulüplerde oynayan Türk sporcu sayısı ise sadece iki. Şimdi Milli takım maçları var. Ligde oynamayan sporculardan oluşan milli takımlarımız başarılı olacak mı? Bu mümkün değil. Bunun tek sorumlusu da şu andaki ne yaptığı belli olmayan mevcut federasyon. Bu federasyondan başarı beklemek ise hayal olur. Yabancı hayranlığından bir an önce kurtulmalıyız. Kulüplerimiz Türk antrenör ve sporcularla mücadele etmelidir. 1.5 yıllık federasyonun icraatını göremiyoruz. Kulüplerimiz Erol Ünal Karabıyık Federasyonu’nu çok arayacaklar.
HENTBOL DAHA BİR CURCUNA..
Sevgili dostlar, Hentbol ise daha bir curcuna. Kimin ne yaptığı belli değil. Federasyon ile kulüpler arasında kopukluklar yaşanıyor. Maçlar, etkinlikler yazılı basında yer almıyor. NTV’de ara, ara maçlar yayınlanıyor. Kendi kendilerine seyircisiz maçlarını oynayıp günlerini geçiriyorlar. Hentbol Bayanlar Türkiye Kupası sonuçlandı. Final maçında Antalya Muratpaşa Belediyesi, Yenimahalle Belediyesi’ni 20-19 yenip şampiyon oldu. Erkekler Kupası’nda ise yarı finale gelindi. Bu ayın sonlarında bu kupa ile Hentbol ve Voleybolda lig şampiyonları belli olacak.
ATLETİZM İYİ YOLDA
Atletizmde ise Türkiye Şampiyonaları ve Bölgesel yarışmalar bütün hızıyla devam ediyor. Hemen, hemen her hafta müsabakalar var. Sporcularımız yurtiçi ve yurtdışında madalyalarla dönüyorlar. Bu da atletizme olan ilgiyi artırıyor. İstanbul Atletizmine gelince, İl Temsilcisi Salih Nathur ve ekibi çok iyi çalışıyorlar. Yaptıkları programları aksatmadan uyguluyorlar. Salih Nathur ve ekibini yürekten kutluyorum.