Tayyar SÜMEN

HENTBOL FARK EDİLMEYEN BİR SPOR OLDU!

Tayyar SÜMEN

Sevgili Hentbol ve Spor dostları, öncelikle Cumhuriyet bayramınızı kutluyor, sağlıklı, başarılı ve nice mutlu bayramlar diliyorum. Hentbolda fazla bir değişiklik yok. Erkekler Süper Ligi’nde 5. Bayanlar Süper Ligi’nde de 4 hafta maçları oynandı. Avrupa kupalarında da temsilcilerimizin bazıları ilk tur maçlarını yaptılar.

Sevgili hentbol ve sporsever dostlar, bu yazımda hentbol için Facebook’da yazılan mesajları kaynak olarak alıp. özet olarak geçmişte ve günümüzdeki hentbola değinmek istiyorum:

X KİŞİ: “HENTBOLDA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK!”

X Kişi, “Hentbolda değişen bir şey yok” sözüne ben ve benim gibi düşünen arkadaşlar yıllardır söylüyoruz ve yazıyoruz. Seçim öncesi federasyon başkan adayları ne vaatlerde bulunuyor. Başkan seçildikten sonra verilen vaatler, sözler unutuluyor. Eski tas, eski hamamdan farksız bir yönetim uyguluyorlar. Seneler geçiyor tekrar seçim dönemi geliyor. Yine aynı başkan aday oluyor veya başka bir aday çıkıyor.

Görevdeki aday daha avantajlı olduğu için bir kez daha başkan seçiliyor. Değişen bir şey yok. Bir dönem daha böyle geçiyor. Hentbolu arka bahçede oynamaya devam ediyoruz. Bir türlü de arka bahçede oynamaktan vaz geçemiyoruz. Durum böyle olunca da Türk Hentbolu olduğu yerde kalmıyor, daha da geriliyor.

BAZI YÖNETİCİ VE ANTRENÖRLERİMİZ DE AYNI KAFADA!

Bu yukarıda yazdıklarım yalnız federasyon başkanı ve yönetimi için değil. Bazı kulüp yöneticilerimiz, antrenörlerimiz de aynen federasyonun çalışmalarına ayak uyduruyor. Günümüzü gün edelim. Bu sezonu geçirelim. Gelecek sezona da Allah kerim diye düşününce hentbolumuz da gelişme olmuyor. 1990’lı yılları bir gözümüzün önüne getirelim. Hentbol nerelerdeydi, şimdi nerede? Belediyeler olmasa ligleri kuramayacak durumdayız. Bunu hala federasyon yönetimleri anlayamıyorlar. Anlayacak akademisyen başkan adayları da oyunla, düzenle aday olamıyorlar. Bunu da defalarca gördük. Burada suç başkanlarda değil, bu başkanları seçen üyelerde.

X KİŞ: HENTBOL FARK EDİLMEYEN SPOR OLDU!

Eskiden devletin tek kanalı olan TRT vardı. Rekabet edecek başka kanal olmadığı için. TRT hemen, hemen her spordan biraz, biraz haberler veriyordu. Son yıllarda özel televizyon sayıları çoğaldı. Rekabette ortaya çıktı. Özel televizyonların amacı para kazanmak olduğu için kendilerine gelir getiren spor branşlarının haberlerini yapıp, maçlarını yayınladılar. Önceki Hentbol federasyonları yazılı ve görsel televizyonlarla bağlantı kuramadıkları için diğer branşlardan geriye kaldı. Hentbol fark edilmeyen bir spor oldu.

MAÇ SONUÇLARINI YAZAN GAZETE YOK!

X Kişi ne güzel açıklamış. Eline, diline sağlık. Federasyon yönetimleri bunu düşünemiyorlar mı, yoksa özellikle bilerek mi yapıyorlar. Her nedense yazılı ve görsel basınla birlikte olmaktan kaçınıyorlar. Günal Ensari Federasyon Başkanıyken, İstanbul’a ne zaman gelse, mutlaka gazeteleri ziyaret ederdi. Bilgi alış verişinde bulunurdu. Gazetelerin müdürleri de hentbola sıcak bakardı. Ben de gazetemde her hafta köşemde hentbol yazardım. Ayrıca her hafta bayan ve erkekler haftanın panoramasını yapardım. Başka gazetelerde maç yazıları ve haberler yazarlardı. Şimdi ise maç haberlerini geçin, sonuçları yazan gazete yok.

GAZETELER YOK. AMA SİTELER VAR!

Hentbol yazan gazeteler yok. Ama hentbol siteler var. Onların hakkını yemeyelim. Yıllarca önceki yılların ulusal hakemi ve Merkez Hakem Komitesi Üyeliği yapmış olan Tayfun Aydeniz’in sahibi olduğu ve editörlüğünü yaptığı hentbolun en eski sitesi “Hentbol.NET” kimseden maddi destek almadan yılmadan, yorulmadan yayınını sürdürüyor. Türk Hentboluna yayınlarıyla katkıda bulunuyor. Tabi ki yalnız “Hentbol.NET” sitesi değil, Genç bir arkadaşımız da “Hentbolhaber” sitesini yayına geçirdi. Bu iki sitenin dışında Bazı illerin hentbol temsilciliklerinin de siteleri var. Onlara da teşekkür etmek gerekir. Bu arada şunu da atlamayayım. Gözlemci Tarık Girgin, Facebook’ta hentbol ile ilgili maç sonuçları falan yazıyor. Ayrıca federasyon üyelerinin maddi destekleriyle site kuruyormuş. Kolay gelsin.

X KİŞİ: Türkiye’de hentbola başı kişiler emek vermişlerdir. Emek verenlerin bir kısmı emeklerinin karşılığını alırken, bir kısmı ise hem maddi, hem de manevi kayıpları olmuştur. Hentbolu markalaştıramamışız. Zaman geçmiş değil, kolları sıvayıp hentbolu geliştirmeliyiz.

SEYİRCİLER, HENTBOLA OLAN İLGİLERİNİ KAYBETTİ!

Günümüzde farka dilebilme kuralları çok farklı! Aslında hepimiz aynı konular etrafında, hemfikiriz. Sadece enstrümanlar değişti, yıllar önce var olan seyirciler, şuan hentbola olan ilgisini kaybetmiş durumda, nedeni ise diğer spor dallarında başarılı planlamalar ve sunumlar yapılırken, seyircilere bu branşlar kendilerini kolayca anlatabilirken, hentbolumuz ilgi çekebilmek için uzun vadeli plan ve projeler üretemedi. Hentbolun içindeki büyük çoğunluk memur zihniyetleri ile işlerini yaptı, bu büyük çoğunluğa camianın tüm dinamikleri dahil bence. Hal böyle olunca, marketing dünyasında hentbol var olan yerini kaybetmiş oldu. Bazı gerçekleri gözden kaçırmayalım, eskiden bir pazarlama yarışı yoktu, devletin 1 televizyonu vardı ve devletin spora bakış ilkesi ile hentbol maçları da yayınlanıyordu. Dolayısı ile tek kanallı bir ülkede herkesin tek TV seyrettiği bir ülkede insanlar hentbolu gördüler ve ilgi duydular. Ama ne zaman pazarlama yarışı başladı, işte o zaman hentbol hazır yemeğe devam etti ve geriye düştü!

Bugünlük bu kadar sevgili dostlar. Tekrar görüşmek dileğiyle sağlıkla ve hoşça kalın.

Yazarın Diğer Yazıları