Uzun zamandır beklenen maç temposu geldi ve hüsranla tamamlandı.
Avrupa da başarılı bir grafik çizen, Süper ligde liderlik koltuğunu zorlayan, Türkiye Kupasında yoluna devam eden Galatasaray Spor Kulübü, bir hafta içinde iki kritik maçı kaybederek iki kulvarda havlu attı.
Her şey iyi gidiyor derken, ne oldu da Galatasaray takımı çöküşe geçti? Nerede hatalar yapıldı, iyi analiz etmek lazım. Sebebi yönetimsel mi, teknik heyet mi, yoksa futbolcular mı, düşünmek gerek…
Bildiğiniz gibi Galatasaray Spor Kulübü, bu sene başında çok radikal kararlar aldı. Fatih Terim’in görevine son verildi, Roberto Mancini göreve getirildi. İlk etapta takımdaki yerli futbolcular için iyi görünen hava zamanla yabancı yerli sürtüşmesine dönüşünce kâbusun başlangıcı oldu.
Bu konuyu es geçemeyeceğim çünkü; artık birileri bu konunun önemini anlamalı ve tedbir almalı. Yabancı futbolcular ülkemize milyonlarca Euro karşılığında biz futbol severlere daha estetik, daha dinamik futbol seyrettirebilmek için getiriliyor. Yerli futbolcuları iyi yönde etkilemeleri bekleniyor.
Türkiye de istatistiklere bakın gelen yabancılar en fazla 3 ay içinde yerlileştiriliyor. Bakıyorsunuz Burak Yılmaz Dider Drogba ile sürtüşme yaşıyor, Galatasaray Kulübü kaptanı Selçuk İnan, Wesley Sneijder ile kapışıyor, sonuç; formayı çıkartıp yardımcı direktör Tugay Kerimoğlu’na uzatmaya kadar gidiyor. Yerli futbolcular şunu anlamalı, bu adamlar gelip geçici, ben kalıcı olmak istiyor muyum?
Ünal Aysal’ı birçok konuda haklı buldum. Yapmak istedikleri ve yaptıkları geçekten Türkiye standartlarının üzerinde oluşumlar…
Gelinen noktada açıkça görülen şudur ki; Türkiye Futbol Dünyası bu kadar profesyonelliğe hazır değil. Kendisi bu kararını iyice analiz etmelidir. Futbol şube sorumlusu profesyonel bir yöneticinin değil, Abdurrahim Albayrak gibi “Abi” sıfatında olan kişilerce yönetilmelidir. Çünkü futbolcuların eğitim düzeyi şuan için bunu gerektirdiğini düşünüyorum. Geçenlerde bir gazetede okuduğuma göre, halka arz edilen borsa hisselerinin büyük bir çoğunluğu geri alınmış. Parayı yönetmeyi iyi bilen Galatasaray Spor Kulübü başkanı Ünal Aysal bu yatırımı boşuna yapmaz. Hisselerin değer kazanması, doğrudan başarıya orantılı olduğunu düşünürsek, Galatasaraylıları güzel bir sezon beklediğini söyleyebilirim.
Galatasaray-Fenerbahçe maçına gelirsek…
İki takımı da futbolcularını da net anlatan bir müsabaka oldu. Siz futbolseverlere soruyorum Emre Belözoğlu ve Felipe Melo nasıl bilirsiniz? Kırmızı kart gördüler.. Tansiyonu tırmandıran isimleri tek tek yazmaya gerek yok, sarı kart gördüler. Sonuca bakarsanız ideal kadrolarıyla maça çıkan iki takımımız güçlerini ortaya koydu ve Galatasaray maçı kazandı.
Daha öncede yazdığım gibi Galatasaray Spor kulübü’nün en büyük düşmanı yine Galatasaray Camiasıdır. Bu sene için konuşacak ve yapacak pek bir şey yok. İkinci seansta borsa çöktü, hisseler taban yaptı ve Başkan tarafından yirmi kusur Türk Lirasından toplandı. Umutlar yeni sezona kaldı. Bize de Türkiye Süper ligi 2013-2014 Şampiyonu Fenerbahçe Spor Kulübü’nü alkışlamak kaldı.
Tebrikler Fenerbahçe ve Fenerbahçelilere….
