- Haberler
- Futbol-1. Lig
- Kılıf Uydurularak Hoca Gönderildİ!
Kılıf Uydurularak Hoca Gönderildİ!
Bordo-Beyazlı Temsilcimiz Elazığspor'la sözleşmesi sona eren genç futbolcu giderayak yönetime ağır eleştirilerde bulundu.
Alacaklarının ödenmemesi nedeniyle TFF’ye başvuran futbolcular arasında bulunan ve 31 Mayıs 2018 tarihi itibariyle sözleşmesi sona eren genç golcü oyuncu Mertan Caner Öztürk başarısızlığını en büyük nedeninin yönetimin basiretsizliği olduğunu söyledi…
2017-2018 Futbol Sezonu’ndaManisaspor’dan Teknik Direktör Mehmet Altıparmak’ın isteğiyle transfer edilen ve bu sezon TFF 1.Lig ve Ziraat Türkiye Kupası olmak üzere toplam 31 maçta 7 gol kaydeden 25 yaşındaki genç oyuncu Bordo-Beyazlı Yönetimi topa tuttu…
Sezon boyunca verilen hiçbir sözün tutulmadığına ve takımda mutlu bir ortamın bulunmadığına dikkat çeken genç forvet Teknik Direktör Mehmet Altıparmak’ın da gönderilişinin büyük hata olduğunu kaydetti.
Mertan Caner Öztürk’ün açıklamaları şöyle;
Verilen sözlerin hiç birini tutmadılar…
“Sezona çok iyi bir kadroyla başladık. Kadro kalitemiz diğer takımlara oranla üst düzeydeydi. İlerleyen haftalarda bize yönetim tarafından verilen hiçbir söz tutulmadı. Bizlere üç dört defa büyük yeminli sözler verildi. Şöyle olacak, böyle olacak, merak etmeyin sorunu çözeceğiz diye. Yönetim tarafından verilen sözlerin hepsi yalan çıktı. Bizler de bir raddeye kadar getirdik. O raddeden sonra da herkesin gardı düşmeye başladı. Sonuçta 9 ay, 10 ay bir yerde maaş almazsanız ne yapabilirsiniz? Ancak taraftar bunları bilmiyordu. Sezon devam ederken hiçbir yerde konuşmadık bu konuları. Biz her türlü fedakarlık yaptık. Hatta ikinci yarının sonuna kadar da direndik takım için. Yeri geldi elektrik kesildi. Sıcak suyumuz bile olmadı. İnsanların bunu bilmesi lazım. Bizim orada yaşadıklarımız gösterildiği gibi toz pembe değildi ama yönetim öyle yansıttı. Verilen sözlerin hiç birini tutmadılar. Buna rağmen takım onurlu bir duruş gösterdi. Bu takımın aslında çoktan dağılması lazımdı ancak karakterli oyunculardan oluşan bir ekip olduğumuz için hep sabrettik. 10 ay ne demek. Size 10 ay boyunca sözler verilip, o sözler tutulmayarak oyalandığınızı hissetseniz ve maaş alamazsanız bir yerde durur musunuz? Ama biz durduk ve sırf takım için elimizden geleni yaptık.”
Takım içinde mutlu ortam yoktu…
“Biz her hafta neredeyse her maçı kazanıyorduk ama şu vardı; takım olalım ve güçlü olalım. Ancak güçlü olduk olduk, aylarca verilen sözler tutulmayınca, ne kadar daha güçlü olabilirsiniz ki? İlla kazanmak mı lazım bir şeylerin olması için? E öyleyse kazanıyorduk da sürekli. Kazandığımız haftalardan sonra bile, zirveye oynarken bile maaşımızı vermediler. Sadece prim kazandık. Onunla geçimimizi sağladık. Çok büyük mağduriyetler yaşadık. Sonlara doğru yabancı oyuncuların da gardı düşmeye başladı. Takım içinde antrenmanda bile herkes birbirine öfkelenmeye başlamıştı. Kimsenin kimseye tahammülü kalmamıştı. Çünkü özellikle son zamanlarda mutlu bir ortam yoktu.”
Kılıf uydurularak Altıparmak gönderildi…
“Mehmet Altıparmak’ın gönderilmesi büyük bir hataydı. Bunu da sezon sonunda gördük zaten. Aslında çok iyi bir kadroya sahiptik. Yönetim verilen hiçbir sözü tutmadı. Mehmet Altıparmak olayını herkesin bilmesini istiyorum. Bizlere ne peşinat ödendi ne de paralar ödendi. O dönemde Mehmet hoca Gazişehir maçına kadar her zaman; “Yönetimle konuştum, alacağınızı verecekler. Yönetime güvenin. Siz çıkın topunuzu oynayın. Biz başarılı olalım para mutlaka gelecek zaten. Başkanla da konuşuyorum sürekli.”gibi şeylerle bize destek olup yönetimin de sözlerini aktardı. İyi niyetli olarak devreye girdi sürekli. Antrenmandan önce, antrenmanda sonra sürekli bize her şeyin düzeleceğini söyledi. Hoca art niyetli olsa bize çıkın protesto edin ya da çıkın bunu konuşun derdi. Artık en son raddeye gelindi. Hocaya sözler veriliyor. Başkan söz veriyor. O da futbolcularla yönetimin arasına girerek aracı oluyor ancak sözler tutulmayınca oyunculara karşı mahcup olan taraf Mehmet hoca oluyordu. Arkadaşlarımız hocaya; “Hocam hani para gelecekti” diye sürekli sormaya başladılar. O da dayanamadı ve bir gün yönetimle tartışmışlar. Hocanın sert bir çıkışı olmuş haklı olarak. Bir gece Mehmet hocayı arıyorlar, seni istemiyoruz diye. Mehmet hoca da sebebin ne olduğunu soruyor. Sebebe de alınan sonuçlar gibi çeşitli kılıflar uyduruluyor. Mehmet Altıparmak olayının aslı böyledir.”
Hüseyin Hoca sözünü tuttu…
Hüseyin Kalpar’ın da haftalar önce futbolculara verilen sözlerin tutulmadığı için federasyona vereceğini söylediğini aktaran Mertan; “Hüseyin Kalpar olayı da; hocanın doğru yaptığı bir olay var ve bize 3-4 hafta öncesinden dedi ki; “Arkadaşlar sürekli sözler alıyoruz, veriliyor. Bu sözler yerine gelmezse ben federasyona vereceğim.” demişti zaten. Hoca bize haberiniz olsun ben federasyona vereceğim dedi açık ve net bir şekilde. Hüseyin hoca son ana kadar bekledi ama yine sözlerinde durmayınca hoca da sözünü tuttu ve federasyona verdi. Hüseyin Kalpar başarılıdır, başarısızdır ama sözünü tuttu. O dönemden sonra da Hüseyin hocaya karşı bir şey yapamazlardı tepki gelir diye. Zaten Mehmet hocayla sorunlu ayrılmışlardı. Bir de Hüseyin hocayla böyle olsaydı kime ne diyebilirlerdi?”
Başarısızlığın en büyük nedeni yönetimin basiretsizliği…
Başarısızlığın en büyük nedeninin bordo-beyazlı yönetimin basiretsizliği olduğunu da vurgulayan Mertan; “Tabi ki oyuncuların da hatası vardır başarısızlıklarda. Bizlerin de daha iyi performans göstermesi gerekir ama tamamen, başarısızlığın en büyük nedeni yönetimin basiretsizliğidir. Yönetimin basiretsizliği neticesinde verilen hiçbir sözler tutulmadı. Yönetim bize şeref, namus sözü vermişti. Bu sözleri veren yönetim sözünü yerine getirmiyorsa, aylarca aynı sözleri duyuyorsan, o zaman söylenen şeyler yalan oluyor. Bunlar bizi çok üzdü, yaraladı ve yıprattı. Başarılı giden hoca ayrılıklarından sonra bile bizler kazanmaya devam ettik. Kritik maçlardan önemli puanlar aldık. Takımımız hedefe gidecekti ancak kırılma anlarında hiçbir şekilde bize destek verilmedi. Oyunculardan kimse paralarının hepsini istiyoruz da demedi. Öyle bir zora sokma da olmadı. Sadece can suyu, ateşleyici şeyler olmalıydı.”dedi.
Yeni bir yönetim gelirse düşünürüz. Aksi takdirde bu yönetimle olmaz….
Bordo-beyazlı yönetimin kendilerini uğurlamaya bile gelmediğinin altını çizen genç oyuncu, yönetimden muhatap bile bulamadıklarını, mevcut yönetim olduğu takdirde bir çok arkadaşının Elazığspor’u kafasında bitirdiğini kaydederek; “Kesinlikle Elazığspor olmaz diye bir şey demiyorum ama hiçbir şekilde yönetimden ne bir telefon aldık hiç birimiz, ne de bir yaklaşım gördük. Bizleri uğurlamaya bile gelmediler. Yeni bir yönetim gelirse ve bizlerle devam etmek isterlerse, bakarız ve bizler de ona göre bir yol haritası çizeriz. Elazığspor’a bütün oyuncular emek verdi. Ancak bu yönetim olursa ve bu şekilde olursa zaten bir çok arkadaşım federasyona verdi ve kafalarında da bitirdi gibiler. Yönetimden hiçbir şekilde muhatap bile bulamıyorsunuz. Sizi kim arayacak, kimle ne konuşacaksınız o bile belli değil. O yüzden zaten devam etmek istemiyoruz. Mesela Mehmet Yiğit haber bekliyor ve hiçbir takımla görüşmüyor. Ama bunlara rağmen kulüpten kimse ne arıyor, ne soruyor.”diyerek sözlerini noktaladı.