Fenerbahçe'de Sermaye Sıkıntısı!

Galatasaray'ın üçüncü kez sermaye artırımı için başvuruda bulunması, Fenerbahçeliler'i harekete geçirdi. Dilekçelerle SPK'ya başvuran Sarı-Lacivertliler, bunun engellenmesini talep etti. Fanatik, gelinen noktayı 'Yatırım ve Borsa Uzmanı' Hakan Hanoğlu'na sordu.

Galatasaray’ın üçüncü kez sermaye artırımı için başvuruda bulunması, Fenerbahçe camiasını bir kez daha harekete geçirdi. Sarı-Kırmızılılar’ın ikinci başvurusunun reddedilmesinde etkin rol oynayan Sarı-Lacivertliler, son girişimin de engellenmesi için SPK’yı abluka altına almış durumda... Bu konuda örgütlenen Fenerbahçeliler, hazırlanan örnek dilekçeyi SPK’ya göndermeye devam ediyor. Şu an, binin üzerinde dilekçenin SPK’ya gittiği öğrenildi. Peki, Fenerbahçeliler, Galatasaray’ın bu girişimine neden karşı? Bu sorunun yanıtını bulmak için bu süreçte etkin rol oynayan isimlerden biri olan ‘Yatırım ve Borsa Uzmanı’ Hakan Hanoğlu’nu aradık. İşte satırı virgülüne dokunmadan Hanoğlu’nun ifadeleri:

‘Öyle kolay görünmüyor’

“Her ne kadar Başkan Ünal Aysal ‘Dersimizi çalıştık, gerekenleri yaptık’ dese de, SPK’nın getirdiği yeni kurallara baktığımızda bu artırımın öyle kolay yapılacağı sanılmıyor. Çünkü SPK kuralları çerçevesinde bu sermaye artırımının kabul edilebilmesi için:
1- Galatasaray Kulübü’nün, küçük yatırımcılardan toplayacağı para kadar, hatta daha fazlasını nakit olarak, Borsa’da işlem gören Galatasaray Sportif A.Ş’ye yatırması gerekecek. (Yaklaşık 180 milyon lira)
2- Galatasaray bu yatıracağı parayı alacaklarına mahsuben yapamayacak. (Çünkü hâlâ mahkemelerde görüşülen muvazaalı stat hasılat devir protokolü çerçevesinde yapılan 442 milyon liralık bilet devri alacakları, geçtiğimiz başvuruda SPK tarafından kabul edilmedi.)
3- Bu alacaklara işletilen faizler de nakit alacak olarak kabul edilmeyecek.
‘Kanuna karşı hile...’
4- Ayrıca SPK bu büyüklükte bir sermaye artırımını ‘önemli nitelikte işlem’ kabul ederek sermaye artırımına gitmeden ‘ortaklara ayrılma hakkı’ verilmesini istiyor.
5- ‘Ayrılma hakkı’ ortağın elindeki hissenin bedeli ödenerek şirket tarafından geri alınması demek. Bu da, önceki sermaye artırım başvurusundan önceki 30 günün ortalaması olan hisse başına 55-56 TL demek ki, toplamda 350 milyon liraya denk gelen bir bedelin Galatasaray’ın cebinden çıkması anlamına geliyor.
6- Diyelim ki, Galatasaray Sportif A.Ş. bu parayı “Galatasaray Kulübü’ne borçlarımı ödemekte kullanmayacağım” diye beyanat verdi. Yine de SPK diyor ki, “Sermaye artırımını neden yaptığını, nereye harcayacağını açık açık beyan edeceksin, ben de 3 ayda bir bilançoda göreceğim o paraları o amaçla kullandığını, yoksa ceza var.”
7- Ayrıca SPK, bunlara rağmen ‘kanuna karşı hile’ yapılırsa, yani bankalardan alınacak krediler veya şirketler arası fiktif işlemler ile bir arkadan dolanma olması halinde, bu sermaye artırımını ‘ret’ ve sorumlular hakkında ceza uygulayacağını beyan eder. 
2012-2013 sezonu bilançosunda 70 milyon lira negatif özvarlık, 724 milyon lira borç ve 100 milyon lira zarar açıklayan Galatasaray’ın bu sermaye artırımını yapması gerçekten zor.”

Bakmadan Geçme