Herkes Kendi Hesabını Versin!
Galatasaray'da 28 Mart'ta yapılacak Mali Genel Kurul öncesinde, en çok merak edilen konu, Ünal Aysal ile Duygun Yarsuvat yönetimlerini kapsayan 12 aylık dönemin bir arada mı, yoksa ayrı ayrı mı oylanacağı.
Sarı-kırmızılılarda bu konuda çeşitli görüşler ortaya atılırken, camianın etkili isimleri, iki yönetimin de ayrı olarak değerlendirilmesi gerektiğine işaret etti:
Faruk Süren (Galatasaray eski Başkanı): İbra olunmayabilir misal... Onun bir takım sorumlulukları var. 10 ay yönetimde olduktan sonra, bütün sorumluluğu iki aylık yönetime itmek doğru mudur? Bence 10 aylık mali hesaplar, istifa eden yönetimden arkadaşlar tarafından takdim edilmesi lazım. Çünkü şu anki yönetim ayrıntısını bilmeyebilir. Yine de ibra olacağını düşünüyorum.
Doğan Hasol (G.Saray eski 2.Başkanı): Alışık olmadığımız bir şekilde bu dönem ikiye ayrıldı. Kanımca birinci dönemin bir önceki yönetim kurulu tarafından ayrıntılı olarak açıklanıp, idari ve mali işlemlerinin sunulması gerekir. Sonradan gelen Yarsuvat Yönetimi'nin de idari ve mali bakımdan kendi dönemlerini anlatacak şekilde sunum yapması gerekir. Çünkü her yönetim kendi döneminden sorumludur.
Uzmanlar gerek
Hayrettin Kozak (G.Saray Divan üyesi): Ünal Aysal'ın ani istifası sonucu kurulan Yarsuvat Yönetimi, 2014 yılının Başkan Ünal Aysal'ın icraatini kapsayan 10 aylık süreyi de içine alacak şekilde 12 aylık dönemi ele alan tek bir mali raporu genel kurula sunmuş bulunmaktadır. Ancak oylanması konusunda farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bu konu tamamen hukuki ve tüzüğün şartlarını bilen uzman kişilerin yorumlamasına muhtaç bir durumdur.
1.5 milyar nakit 332 milyon zarar
Galatasaray'da 28 Mart'ta mali genel kurul öncesi bağımsız denetim raporundaki detaylar endişe yarattı. Özellikle Sportif AŞ'nin kan kaybetmesi, bir önceki başkan Ünal Aysal'ın en çok eleştirileceği konuların başında geliyor. 3.5 yıllık Aysal döneminde Sportif AŞ'nin borsa değerinin yüzde 57 düşüş yaşadığı tablolara yansıdı. Duygun Yarsuvat döneminde ise düşüş yüzde 7 olarak gerçekleşti.
Galatasaray'da Ünal Aysal döneminin eleştirildiği bir diğer nokta ise, sermaye artışı ve hisse satışı dahil edildiğinde sağlanan nakit akışının 1.5 milyar TL'yi bulduğu, buna karşın Sportif AŞ'nin 3.5 yılda 332 milyon TL zarar ettiği dile getirildi. Sportif AŞ'nin 2010'dan beri hiç kâr edememesi ise tablolara yansıyan diğer bir detay.