'Hedef Dünya Kupası'
Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) Olağan Genel Kurulu bugün Ankara'da toplandı.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Ankara'da düzenlenen TFF Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Neden bir dünya kupasına ev sahipliği yapmayalım? 2020 Olimpiyatları'nın en güçlü adaylarından birisi olan bu ülkenin, bir dünya kupası düzenleyecek deneyim ve alt yapıya sahip olduğuna da yürekten inanıyorum" dedi.
Başkan Demirören'in Olağan Genel Kurul konuşmasının tam metni şöyle:Yeniden sizlerle beraber olmanın, Türk futbolunun gelişmesine fikir, emek ve eylemleriyle önemli katkılar yapan bu saygın topluluğa hitap etmenin heyecanı ve mutluluğuyla hepinizi saygıyla selamlıyorum.Futbol genel kurulları, bir yandan fikir alışverişinde bulunduğumuz, diğer yandan icraatlarımızı anlattığımız, tabii ki hedeflerimizden de söz edip, ortak akılla yol haritamızı belirlediğimiz ve çok özel olduğuna inandığımız ortamlardır.Bu ortamlarda futbolun akil insanlarının yaptığı tespitler, sundukları öneriler, bunların ışığında oluşan yönlendirmeler, bizler açısından her zaman büyük önem taşıyor.Çünkü biz, futbolumuzun en tepe noktası olan genel kurulları, aynı zamanda bir danışma kurulu hüviyetinde gören bir yaklaşımın da içerisindeyiz.
FIFA U20 DÜNYA KUPASI
Kısa bir süre sonra, 21 Haziran tarihinde U20 Dünya Şampiyonası başlıyor.
FIFA'nın Dünya Kupası'ndan sonra gelen ikinci büyük organizasyonuna ev sahipliği yapmak, hepimiz açısından gurur verici bir gelişme.
Bizler bugün burada, futbolumuzun geleceği adına önemli konuları görüşüp karara bağlarken, üç gün sonra başlayacak bu büyük şampiyonada, dünya futbolunun yakın geleceğinde başrol oynayacak gençler sahaya adımlarını atacak.
190 ülkede 600 milyon kişinin televizyon başında izlemesi beklenen şampiyona, sadece futbolumuz açısından değil, ülkemiz için de büyük bir prestijin kazanılacağı, güçlü bir tanıtımın yapılacağı bir organizasyon olacak. Ve inşallah 2020 Olimpiyatlarını almamızda önemli katkılar sağlayacak.
Yarının yıldızları bu coğrafyadan dünya vitrinine çıkacak. Bu organizasyona biz hazırız, tüm futbolseverleri 7 ilimizde oynanacak maçlara bekliyoruz.Hepimizin çok iyi bildiği gibi günümüzde futbol, apayrı bir mecraya doğru yol alıyor.
Yayın, sponsorluk ve maç günü gelirleri gibi ana kalemlerle her geçen gün biraz daha güçlenen futbol ekonomileri, yarınlarda bu gücü daha da arttırmak, uluslararası arenadaki rekabette kalıcı başarılara ulaşabilmek için, çağı yakalatacak yatırımlarda bulunmamızı da, kaçınılmaz kılıyor.
Bu anlamda şanslı bir dönemi yaşadığımızı söylemeliyim. Hükümetimiz, ülkenin dört bir yanında 24 modern stat yapımı için tarihi bir adımı atmış bulunuyor.
Başta Sayın Başbakanımıza ve Değerli Gençlik ve Spor Bakanımıza, huzurlarınızda şükranlarımı sunuyorum.
E-BİLET PROJESİ ÇALIŞMALARI
6222 Sayılı yasanın amir hükmü olan e-bilet üzerinde hızla çalışmaktayız. Bütün gayemiz; bittiğinde milyonlarca euro değerinde olacak bu yapının, kulüplerimizin kasasından hiçbir masraf çıkmadan yeni gelir kalemleri yaratmasıdır. E-bilet projesinin altyapısının kurulum, bakım ve işletim maliyetinin 50 milyon dolarını, önümüzdeki günlerde imzalamayı planladığımız anlaşma ile PTT üstlenecek. Kısacası; e-bilet projesinin altyapısı, kulüplerimize mali yük getirmeden tamamlanacak.
HASAN DOĞAN MİLLİ TAKIMLAR KAMP VE EĞİTİM TESİSLERİ
Türkiye Futbol Federasyonu olarak, biz de üzerimize düşen yatırım sorumluluğunu yerine getiriyoruz.Öncelikle Riva Projesi'nin temelini atmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Her zaman saygı ile andığımız merhum başkanımız Hasan Doğan'ın adını verdiğimiz bu proje, önümüzdeki yıl huzurunuza çıktığımızda tamamlanmış ve hizmete girmiş olacak.
Tüm yaş kategorilerindeki milli takım sporcularımız geleceğe bu tesislerde çalışarak hazırlanacak. A Milli Takımımız, artık otel köşelerinde değil, kendi tesislerimizde kamp yapma olanağı bulacak.
Yalnızca Türk sporunun en kapsamlı, en modern, en iyisi değil, bu proje dünyanın da sayılı alt yapı tesislerinden birisi olacak.
Daha önceleri de belirtmiştim, bu tesislerin devreye girmesiyle yılda 14 milyon gibi büyük bir tasarruf sağlanacak.
Federasyonumuz bu konuda azami titizliği göstermiş ve en kaliteli tesisi en ucuza mal etmenin takipçisi olmuştur.Bu proje beni ve çalışma arkadaşlarımı çok mutlu ediyor. Çünkü, Türk futbolunun kalbinin atacağı bu tesis, yarınlarımızı da çok yakından ilgilendiriyor.
Biliyorsunuz, bu yıl federasyonumuz 90 yaşında. 2023'te 100. Yaşımızı kutlayacağız.
Bu, başta futbol ailesi olmak üzere hepimize ayrı bir sorumluluğu da yüklüyor.
100. yılını dünyanın zirvesinde kutlayan bir milli takım yaratalım.Bizim bu hayali, bir hedef olarak koymamızın zamanının artık yaklaştığını düşünüyorum.2022 Dünya Şampiyonası, biliyorsunuz Katar'da yapılacak. Bu tesislerimiz devreye girdikten sonra, alt yapımızın çok daha güçleneceğini düşünüyorum.
Eğitime vereceğimiz önem, oyuncu sayımızın artması için yapacağımız hamle, liglerimizdeki güçlü rekabetin daha yoğun bir kaliteyle buluşması için atacağımız adımlarla, aslında bu hedefe yürümemiz inanın kuru bir hayalden ibaret kalmayacak.
Uluslararası arenada gelecekte çok daha büyük hamleler yapmamız kaçınılmaz.
Bakın bu sezon Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finalde elendi. UEFA Avrupa Ligi'nde Fenerbahçe finalin kapısından döndü. Onların büyük katkılarıyla UEFA Kulüpler Sıralaması'nda 10. sıraya yükseldik.
Yeni sezonda diğer takımlarımızın da katkılarıyla bu puanların daha da yükseleceğine inancım tam.
Evet, Milli Takımımız beklenen çizginin gerisinde kaldı.Brezilya 2014'e katılmamız şu anki konumumuz itibariyle büyük ölçüde zorlaştı. Ama hala bir umut var.
"DÜNYA KUPASI'NA EV SAHİPLİĞİ YAPABİLİRİZ"
Ülkemizde futbol hızla gelişiyor ve henüz yeterince değerlendirilemeyen güçlü potansiyelimiz harekete geçirildiğinde, yani daha fazla gencimiz, daha fazla eğitim verilerek futbol ordumuza eklendiğinde, ben yarınımızın bu günle kıyaslanmayacak ölçüde iyi olacağını görebiliyorum.
Uluslararası platformdaki hamlelerden söz ederken, aslında gelmek istediğim çok özel bir nokta var.
Üç gün sonra U20 Dünya Şampiyonası başlıyor demiştim. Böyle bir organizasyona ev sahipliği yapan bir ülke, neden bir Dünya Kupası'na da ev sahipliği yapmasın?
2020 Olimpiyatları'nın en güçlü adaylarından birisi olan bu ülkenin, bir dünya kupası düzenleyecek deneyim ve alt yapıya sahip olduğuna da yürekten inanıyorum.
ZTK TÜRKİYE'Yİ KUCAKLADI
Geride bıraktığımız sezonda, çok önemli bir organizasyonu başarıyla tamamladık."Türkiye Kupası, Türkiye'yi Kucaklıyor" sloganıyla tarihte ilk kez, bu ülkenin tüm kentlerinden takımların katıldığı bu organizasyonda yer aldığı Ziraat Türkiye Kupası'nda ilk kez 81 ilimize mensup 124'ü profesyonel, 32'si amatör olmak üzere 156 takım mücadele etti.
Önceki sezon 56 olan maç sayısı, bu sezon final dahil 177'ye yükseldi.Daha fazla takım, daha fazla maç, daha çok seyirci, daha güçlü bir rekabetle Türkiye Kupası oynandı.
Her ne kadar zaman zaman eleştiri oklarının hedefinde tutulsa da hakem müessesemiz geçmişle kıyaslandığında çok daha iyi bir sınav verdi.
Özellikle uluslararası arenada giderek artan performanslarıyla bizleri mutlu etti. Bu sezon FIFA ve UEFA organizasyonlarında 229 kez hakemlerimize görev verildi.
Bu sayının çok değil, üç sezon öncesinde 138'le sınırlı kaldığı hatırlanırsa, aşamanın hangi boyutlara ulaştığının takdirini sizlere bırakıyorum.Yeni sezonda, ilave hakemlerin de katılımıyla uygulayacağımız 6 hakemli sistem, Süper Lig'de ve Ziraat Türkiye Kupası'nın grup aşamasından itibaren sonraki bölümlerinde hakem hatalarının minimize edilmesi açısından önemli bir hamle olacak.
Değerli vakitlerinizi daha fazla almadan ufak bir hatırlatmayı yapmakta yarar görüyorum. Faaliyet Raporu'nda tüm icraatlarımız ana hatlarıyla belirtiliyor. Yeni sezonda bütçemiz; bir önceki sezon fiili gerçekleşmesine göre yüzde 18 oranında artarak 307 milyon TL olarak gerçekleşecek.
Gelirlerimizin bir önceki sezona göre yüzde 8 artarak 260 milyon TL'ye ulaştığını memnuniyetle ifade etmek isterim.
Bu bütçe, ağırlıklı olarak kulüplerimizin ve futbolumuzun yararına yapılacak işlerde kullanılmaya devam edecek.
FEDERASYON TARİHİNİN EN YÜKSEK KASA NAKDİNE ULAŞTI
Geride bıraktığımız sezonda şahsım, arkadaşlarım ve dolayısıyla federasyonumuz, birçok haksız eleştirinin hedefi olmuştur.
Federasyonumuz dönem sonu itibariyle 95 milyon TL ile tarihinin en yüksek kasa nakdi mevcuduna ulaşmıştır.
Diğer yandan özelikle ifade etmek isterim ki, bütçe talimatı gereği federasyonumuz kredi kullanamaz, kullanmamıştır. Olsa olsa harcamalarda tasarrufa gidebilir.
Vakfın parası da asla kullanılmamıştır.
Bir bankada bulunan para, kazandığı nemanın artırılabilmesi amacıyla iki bankaya eşit miktarda paylaştırılmıştır. 66 milyon TL nakdi bulunan vakıftan sadece emekli olmaya hak kazanan sporculara ödeme yapıldığını da özellikle belirtmek isterim.
Türkiye Futbol Federasyonu, en son 2009-2010 sezonunda 16 milyon TL zarar etmiştir. 2010-2011'de 6 milyon, son üç ay başkanlığını yaptığım geçen sezon 20 milyon TL kâr eden Türkiye Futbol Federasyonu, bu dönem sezonu 32 milyon lira kârla kapamıştır.
Rakamları övünmek adına değil, yöneltilen eleştirilere cevap vermek adına ifade etmeye çalıştım.
Üstelik Türkiye Futbol Federasyonu bir kâr merkezi de değildir. Futboldan elde edilen kazanımların, yine futbola aktarıldığı bir kurumdur. Biz kulüplerin federasyonu olmaya devam edeceğiz.
Beni sabırla dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyor, sizleri saygı ve dostlukla selamlıyorum."