Başpehlivan Ateş Püskürdü!

Altın Kemer'in ebedi daimi sahipliğine hak kazanan Ali Gürbüz, kendisinde dopingli maddeye rastlanmasıyla ilgili çok etkisi yaratacak açıklamalarda bulundu.

652. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde üst üste üçüncü kez başbehlivan olarak Altın Kemer'in ebedi daimi sahipliğine hak kazanan Ali Gürbüz, kendisinde dopingli maddeye rastlanmasıyla ilgili, "'Belki kemeri geri vereceğim ama daha yaşım genç. Allah'ın izniyle cezamı bitirdikten sonra o kemeri tekrar alacağım" dedi.

Gürbüz, muhabirine yaptığı açıklamada, doping testlerinin sonuçlarıyla ilgili gelişmeleri basın aracılığıyla öğrendiğini söyledi. Olayların ilk olarak İzmit'te başladığını, doping kontrolleri yapılacağının kendisine burada söylendiğini anlatan Gürbüz, sezon başında dizinden menüsküs ameliyatı geçirdiğini, bu nedenle orada sakatlığı nedeniyle güreşmek istemediğini kaydetti.

Kırpınar'a yetişmek ve çabuk iyileşmek için dizinden kortizonlu iğneler kullandığını bildiren Gürbüz, "İçinde doping maddesi içeren maddeler var ama ben süresini Kırkpınar'a göre ayarlamıştım. Sadece ayağımı kuvvetlendirmek için kullandım. İzmit güreşinde test alacağız dediklerinde ben test vermedim. Zaten güreşmeye de gitmedim. Kırkpınar öncesi 'doping kontrolü yapacağız' dediler. Biz de tamam dedik. Dopingden kaçtığımız yok. Ondan sonra Kırkpınar'dan 10 gün önce test aldılar ve sonucu temiz çıktı. Bu 10 gün içinde ilaç kullanacak kadar amatör bir sporcu değilim, yıllardır bu işin içindeyim'' diye konuştu.

- "Sadece bana kadar 20-25 kişiden alındı, sonra testler bitti"
İlk yapılan testin sonucunun negatif, daha sonra yapılan testin ise pozitif çıkmasının kafasında soru işareti oluşturduğunu vurgulayan Gürbüz, şözlerini şöyle sürdürdü:
"Acaba diyorum dizimden vurulduğum iğnelerden mi oldu? Çünkü Kırkpınar'da da sakattım, sakatlığım düzelmedi. İğne ile güreştim. Her turdan önce ağrı kesici iğne vuruldum. Kırkpınar güreşlerinden önce '67 kişiden test alınacak' dediler. Bir liste hazırlanmış ama bu listeyi kimin yaptığı, kimler tarafından hazırlandığı bilinmiyor. Sadece bana kadar 20-25 kişiden alındı, sonra testler bitti. Geri kalan 40 kişiden test alımı yapılmadı. Bizim kulübümüzden bütün başpehlivanlardan alındı. Rakibimiz olan iddialı başpehlivanların yanındaki kişilerden ve başpehlivanlardan alınmadı. Kulübümüzden 40 yaşında güreşi bırakmak üzere olan bir güreşçiye de test yapıldı. Daha önce dopingden yakalanmış kişilerden dahi test alınmadı. Burada bir dünya soru işaretleri var. Tabi ki biz bunu yargıya taşıyacağız, hakkımızı mahkemede arayacağız. Çünkü benim 10 gün önce temiz çıkmış raporum var. 10 gün sonra pozitif çıkıyor. Hangi madde çıkmış? Bununla ilgili ne kulübümüze ne de bana resmi bir açıklama yapıldı.''

Gürbüz, alınan test numunelerinin bazılarının Köln'e, bazılarının da Atina'ya gönderilmesinin doğru bulmadığını ifade ederek, Köln'deki doping merkezinin 5-6 ay öncesine kadar, Atina'daki merkezin ise 1 ay öncesinde kullanılan ilaçları bulabildiğini söyledi.

- "Burada uygulanan bir çifte standart var"
"Arada makine farkları var. Neden benimki Köln'e gönderildi de diğer başpehlivanların veya diğer sporcuların numuneleri Atina'ya gönderildi" diyen Gürbüz, "Burada uygulanan bir çifte standart var, bunların cevaplarını bekliyorum. Bu konuları mahkemeye de taşıyacağız" diye konuştu.

Gürbüz, Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi'nin para ödülünü alacakları yönündeki açıklamalarına da değinerek, şöyle konuştu:
"Zaten para ödülünü vermediler, vermedikleri bir ödülü nasıl benden istiyorlar? Bir aydır arıyorum para ödülü ne zaman yatacak diye. Vermediği ödülü almaya kalkıyor benden. Belki kemeri geri vereceğim ama daha yaşım genç. Allah'ın izniyle cezamı bitirdikten sonra o kemeri tekrar alacağım. Dopingle bir sporcunun adının yan yana gelmesi güzel değil. Elbette eleştiriler olacak. Ben hakkımı yargıda arayıp tekrar sahaya çıkmak için mücadele edeceğim."

- "Testler dopinge karşı değil, bana ve kulübüme karşı yapılan mücadele"
Gürbüz, Antalya'nın son 10 yıldır Kırkpınar'da çok ciddi bir çıkış yakaladığına işaret ederek, Altın Kemer'in de ebedi sahibi olduklarını, alt ve üst boylarda ezici bir üstünlük sağladıklarını belirtti.

"Benim aklıma soru işaretleri geliyor, dizimden aldığım ağrı kesici iğnelerden şüpheleniyorum" diyen Gürbüz, sözlerini şöyle tamamladı:;
"O olmasa bile yemeğime mi kattılar, içeceğime mi kattılar... Bu yıl Kırkpınar'da beni güreştirmemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Kırkpınar'da ben zaten kontrol vereceğim ama gelip benden 10 gün önce kontrol istiyorlar. Ben bir yere kaçmıyorum ki zaten Kırkpınar'a çıkacağım. Beni Kırkpınar'da güreştirmemek için 10 gün öncesinden test aldılar. Eğer o pozitif çıksaydı beni güreştirmeyeceklerdi, amaçları buydu. Federasyon başkanımız bizi aradı. 'Yarın test vermezseniz Kırkpınar'da görüşemeyeceksiniz' dediler. Böyle bir mantık olabilir mi? Maç yok, bir şey yok, test aldılar. O testlerde hiçbir sorun çıkmadı. Kırkpınar'da alınan test pozitif çıktı. Yargıda hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Bu yıl Kırkpınar'da yapılan testleri gerçekten dopinge karşı değil, bana ve kulübüme karşı yapılan bir mücadele olarak görüyorum.''

Bakmadan Geçme