Uzun bir aranın ardından “üç büyükler” diye tabir edilen takımlardan Fenerbahçe’yi konuk eden Elazığspor, geçen sezon cezası nedeniyle İzmir’de oynadığı rakibini bu kez yenerek üç büyüklerde “siftah” yapma düşüncesindeydi.
Fenerbahçe’de ise “Elazığ’ı geçersek şampiyonuz” havaları esince, bu maç; beklentilerin ötesinde alt ve üst sıralardaki takımların da favori karşılaşması oldu.
Tribünleri tıklım tıklım dolduran taraftarının da desteğini arkasına alan bordo beyazlı ekibimiz, karşısında istekli, hırslı bir Fenerbahçe’yi bulunca adeta kendi yarı alanından çıkamaz oldu.
Sağlı-sollu ataklarla Elazığspor’un üzerine gelen sarı-lacivertli ekip, ilk 8 dakika içerisinde mutlak 4 gol pozisyonunu değerlendiremediyse; bunda kaleci İvesa’nın hakkını da teslim etmek gerekir.
Takım arkadaşlarına güven veren tecrübeli eldivenin ardından, oyunda dengeyi kuran Elazığsporlu oyuncular, 12. dakikada çıktıkları ilk atakta Serdar Gürler’le mutlak bir golden olurken, Tello’yla da pozisyon zenginliği yaşattılar.
45. dakika tamamlanırken, Elazığspor’un Onur’la başlayan kontratağında Deniz’in pasıyla Onur mükemmel bir gole imza atarak, sahada varlığını hissettirdi.
Ummadığı şok golle soyunma odasının yolunu tutan Fenerbahçe’ye karşılık Elazığspor yüksek moralle çıktığı 2. yarıda Baroni’nin de kırmızı kartla oyun dışı kalmasıyla bulunmaz bir fırsat yakaladı.
Ancak hamle yapmakta geciken kenar yönetimi, eksik rakibi karşısında sıkıntılar yaşayan oyuncularına Serdar Özkan gibi top tutan, pozisyon hazırlayan oyuncusunu sahaya sürmekte gecikince, Fenerbahçe’nin sahadaki eksikliği de hiç hissedilmedi.
Sağdan ve soldan ortalarla yan top silahını kullanmaya çalışan rakip önünde Serdar Özkan’ı ofansif, Erol Erdal gibi uzun boylu ve defansif özellikli oyuncusunu da oyuna alması gereken Okan Buruk, burada geç kalınca, Fenerbahçe bu silahını iyi kullanarak, Mehmet Topal’la beraberliği sağladı.
Golden sonra Gökhan Gönül’ün önünü kapatmak için Çağlar’ı orta alanın soluna alan genç teknik adam, Batuhan’la geç kalınan hamlesini ancak 88. dakikada yapabildi.
Buna rağmen önce Serdar Gürler, ardından da Batuhan’la Fenerbahçe karşısında yeniden öne geçme şansı yakalayan bordo beyazlı ekibimiz, 1 puana razı olup, tarihi fırsatı elinin tersiyle itti
