Bazen yazı yazarken kelimeler kâfi gelmez derdini anlatmaya… İşte Özat’i da yazmak böyle bir şey… Megaloman desen olmaz, narsist desen yetmez ne demek gerekir bilemiyorum.
Ligin başında iyi bir ritim yakalayan takıma, farklı olduğunu göstermek için yeni bir gömlek giydirmeye çalışan Ümit Özat giydirdiği yeni gömleğin ilk düğmesini yanlış ilikleyince, gömlek takımın üzerine bir türlü oturmadı ve işler o günden sonra kötüye gitmeye başladı.
Kim ne derse desin yaptığı bu yanlışı kabul etmedi ve yanlışını düzeltme yoluna gideceğine yanlış üzerine yanlış yaptı, bu hatalarının faturasını da kendi hariç federasyona. Hakemlere, rakip teknik direktörlere, havaya suya yüklemeye kalktı ve çırpındıkça battı ve takımı da batırma noktasına getirdi. En kötüsü de Bulunduğu camianın değerlerine saldırarak kral çıplak diyenleri değersizleştirmeye çalıştı… Bütün bunları yaparken de bu değerlere saldırırken ne yönetimden nede kulüp bünyesinde bulunan camia adamlarından en ufak bir eleştiri, tepki görmedi. Ligin devre arasında ilk söylemlerine tamamen zıt olarak, uzun zamandır forma giymemiş formsuz oyuncular transfer ederek işte ben size imkân veriyorum siz de beni mahcup etmeyin duygusal yüklemeleriyle başarıyı yakalamak istedi olmadı. Ekonomik zorluk çekiyor dediği takımına yeni gereksiz faturalar yükledi.
Her maçtan sonra nakaratı aynı masallarla kendini kandırdı ve inandırıcılıktan gittikçe uzaklaştı… Bura da suçlu aranacaksa tek suçlu asla Ümit Özat değildir, Özat sadece bir sonuçtur. Eğer bu yönetim anlayışı devam ederse bizler daha çok Özat’lar ve geçmişte takımı bu duruma getiren çok hocalar görürüz… Takımda asıl değişmesi gereken bu yetersiz yönetim anlayışı ve yapısıdır.
