KRİZ DEVAM EDİYOR!
Bülent TEKİN
Elazığspor da sular bir türlü durulmuyor.Takımımız lige sorunlu başlama etkilerini bir türlü normalleştiremiyor ve bu var olan sorunlar giderilemediği, gibi her gün yeni sorunlarla karşı karşıya kalıyor.
Zorlu koşullarda ve kısıtlı bir kadroyla takımın başına geçen sn Özat var olan malzemeyi en verimli şekilde kullanarak beklenmeyen bir performans ortaya koyan bir ekip çıkardı… Sorunların başlaması da tam bundan sonra çıkmaya başladı… Önce Özat, perde arkasını tam bilmediğimiz camiayı pek tatmin etmeyen muallâk açıklamalarla takımı bu noktaya taşıyan Birol, Cavid gibi oyuncularla sorun yaşamaya başladı.Oyunculardan biri takımdan erkenden ayrıldı, o saatten sonrada yıldızının bir türlü barışmadığı Cavid'ten de eski verimi bir türlü alamadı… Takımın o güne kadar temel taşları olan bu iki oyuncunun yerlerini doldurmak için Özat’ın yaptığı hamleler hiçbir zaman isteneni vermedi ve bu arada da Cangele’nin yaşadığı elim olayda bunların tuzu biberi oldu ve takım düşüşe geçti… Ömer’le de yaşanan olayları bunlara katarsak teknik heyetin ve yönetimin ortaya çıkan krizleri yönetmekte ve gidermede başarısız olduğu net olarak ortaya çıkmış oldu.
En sonunda da bu sorunları giderebilecek olan ara transfer dönemi de mali imkânsızlıklar nedeniyle fiyaskoyla sonuçlanınca, bunun sonuçları da, çok geçmeden Antalya maçında Özat’ın davranışlarına yansıyarak maalesef kendini gösterdi.
Geçmişte Özat’ın mantıktan çok duygusal davranışlara yöneldiğini gözlemlediğimizden, bu zirve yapan Antalya maçı yaşananlarından sonra bir şeylerin değişmesini umut ediyorduk ama Osmanlıspor maçı öncesi yaşanan Cangele'nin sakatlık problemindeki soru işaretleri ve maç esnasındaki Bilica kriziyle takımın yönetimsel sorunlarının devam ettiğini gördük. Ümit Özat’ın başkanın kendisine tanıdığı bu krediyi kendine güvenenleri mahcup etmeden akılcı bir şekilde kullanmasının zamanı artık gelmişte geçmektedir, ister kabul etsin ister etmesin Özat’ın bir şekilde dikkatinin çekilmesi gerekir dahası da denetlenmesi gerekir.
Takımda 30 tane yönetici olmasına rağmen, Selçuk Öztürk’ten başkasının bir katkı sağlamadığını ve çözüm üretmediğini, isimleri sadece federasyon ceza kurullarında geçtiğinden, yönetiminde bu yaşananlara çözüm bulacağı görülmüyor… Yönetim her ne kadar başarılı olmasa da yönetime (yardımın denetlenmesi koşuluyla) yapmayanlarda bir o kadar suçludur.
Kentimizin en büyük dinamiklerinin başında gelen Elazığspor elimizden kayıp gitmek riski yaşamaktadır söyleyecek lafı olanların, yapacak icraatı olanların şimdi yapması gerekir. Daha sonra ah vah etmek, timsah gözyaşları dökmek bir yarar sağlamayacak ve kendilerini Elazığ halkına affettirmeyecektir…