KURBAN EDİLDİK!
Bilal COŞKUN
Öncelikle herkesin geçmiş Kurban Bayramını mübarek olsun diyerek Eskişehirspor - Elazığspor maçı analizi ve gözlemlemelerimi sizlerle paylaşayım.
Eskişehirspor'un cezası nedeniyle ev sahibi takım taraftarının olmadığı deplasman takımı Elazığspor'un seyircisinin olduğu seyircisiz bir maçın ne kadar zevkli olabileceğine siz karar verin. Teknik analize gelecek olursak geçen haftadan farklı olarak Kenan Şahin'in yerine Murat Kayalı ile maça başlayan Ogün hoca ortasahayı kalabalık tutarak öncelikle rakibine karşı ortasahada hakimiyeti kaybetmemeyi düşünmüş olsa gerek ki bu düşüncesinde de bence başarılı oldu. İlk 20 dk rakibine göre daha derli toplu gözüküp ev sahibi gibi oynayan Elazığspor önce Murat sonra da Mesut'la rakip kaleyi yokladı ama sonuçsuz kaldı malesef. Eğer bu pozisyonlardan biri gol olsaydı maç çok daha farklı bir boyuta gelebilirdi. Ne olduysa 20. Dakikadan sonra olmaya başladı herşey, hakem Çağatay Şahan maçın hakimiyetini kaybetmeye başladı Tom'un arka arkaya gördüğü kartlar sonrasında gördüğü kırmızı kartın hemen arkasından kalemizde gördüğümüz ofsayt olduğu yönünde tartışmalara açık bir golle 1-0 geriye düştük gösterdiği kartın etkisiyle maçı dengelemeye çalışan hakem verdiği kararlarla en sonunda Eskişehirspor'lu futbolcularında tepkisine maruz kaldı. Gösterdikleri tepki bana çok manidar geldi "Madem maçı dengelemeye çalışcaktın neden attın adamı." Yani şunu demek istiyordu Erkan boşunamı attırdık bu adamı sana işini doğru yap bizde rahat rahat topumuzu oynayalım. Bu dakikadan sonra teknik analiz yapmakta da pek mantıklı olmazdı çığrından çıkan bir maç için. Hakem Çağatay Şahan Kurban Bayramında gördüğü kanların biraz fazla etkisinde kalmış olmalı ki kırmızı kartları cömertçe kaldırıp indiriyordu. Maç sonunda TFF yetkililerine yaptığımız itiraz sonucunda aldığımız karşılık beni şok etti. "Futbolcularınız biraz daha sakin olmaları gerek geçen haftada 6 sarı kart gördüler." Aklıma ilk gelen sanki önceden Elazığspor'un kurban edilmesi planlı bir şekilde yapılmış gibiydi. TFF yetkilisinin haklılık payı yokmuydu muhakkaki var futbolcularımızın alternatif konusunda sıkıntı yaşadığımız bu dönemlerde daha sakin olmaları gerekiyor.
Değinmek istediğim bir diğer nokta ise Elazığspor taraftarları, takım 10 kişi kalmış maç 1-0 olmuş, takımın en çok desteğe ihtiyacı olduğu dakikalarda sus pus oturup takımı kaderine terk eder gibilerdi. Aslında bu hastalık çoğu taraftar guruplarında olan bir hastalık. Daha vahim olanı ise maç 2-1 olduktan hemen sonra takımın ateşlenmeye ihtiyacı olduğu dakikalarda Ümit dışarı diye bağırmaları kenar yönetimi ile beraber beni de çileden çıkardı yedek kulübesinden tepkileri sona erdirmeleri için yapılan uyarılara daha agresif bir şekilde karşılık veren taraftarların hedefinde ise bu sefer Ogün hoca vardı zaten bu olaylar sonrasında mental olarak maçı kaybettik. Madem bir tepki göstereceksin bekle 90 dakika sonrasında kime tepki gösterirsen göster.
Son olarak değinmek istediğim nokta takımımızın yaşamış olduğu bu sıkıntılı dönemlerde yönetimin takım üzerinde daha etkili olmasıdır. Yönetim kurulu olarak içerde dışarda takımın yanında olmasıdır. Birlik beraberlik içerisinde bu sıkıntılı dönemleri atlatırız. Gözlemlediğim kadarıyla bir futbol takımının dinamikleri olarak kabul edilen futbolcu, teknik heyet, yönetim ve taraftarların arasında henüz bir bağ kurulamamış ve uyum yakalanamamış gibi, inşallah en kısa sürede bütün sıkıntılarımızın üstesinden geliriz ve üzerimizde dolaşan karabulutları dağıtırız.